10 Ağustos 2009 Pazartesi

Benim Köyüm

BORLUK VADİSİ VE MAĞARACIK KÖYÜ

Dr.Mehmet Zeki ILGAR


Borluk vadisi büyük bir kayanın altından çıkan güçlü kaynak suyunun ve bu suyla birleşen başka kaynak sularının akışıyla binlerce yılda aşındırdığı vadinin adıdır. Mağaracık köyünün yayla hudutları içerisinde doğan bu su yıllar önce bizim köyün kuzeyinden geçerek Azat ve Karacaören köylerinin arazisinden geçerek Kars Çayına karışırdı. Dereyi oluşturan suların bir kısmı Mağaracık köyünün bir kısmı komşu köylerin köyün içme suyu ihtiyacını karşılamakta bir kısmı da Kars’a kadar gitmektedir.
Kars il merkezinin yaklaşık 17-18 km güneydoğusundaki Borluk Köyü'nden başlayıp Mağaracık; Azatköy'ü; Karacaören köylerinin yanından geçip; Kars'ın hemen güneybatısında Kars Çayı'na karışan; Borluk Deresi'nin oluşturduğu vadideki buluntu yerleri bu vadiyi insanlık tarihinin en eski yerleşim alanlarından biri yapmaktadır.
Bu buluntu yerleri arkeoloji yazınına BORLUK; MAĞARACIK ve AZATKÖY buluntu yerleri olarak geçmiştir. Borluk vadisi boyunca yer alan tüm bu buluntu yerleri birbirlerine çok yakın ve ilişkili olduğu için Borluk Deresi'nden çıkarak Borluk Deresi Vadisi adıyla literatüre alınmıştır.
1942 yılında Kılıç Kökten Kars il sınırları içinde gerçekleştirdiği yüzey araştırmasında Borluk Deresi Vadisi boyunca üç yerde yontma taş aletler toplamıştır. Bunlardan birincisi derenin üst kısmında; Borluk Köyü yakınlarında yer alan kaya sığınaklarının önü ve derenin tabanındaki kum ve çakıl döküntüleri; ikincisi ise MAĞARACIK Köyü'nün yakınındaki kaya sığınaklarının önlerindeki alandır. Daha batıda AZATKÖY diye anılan üçüncü alan ile beraber Borluk Deresi'nde Kökten'in yoğun bir araştırma yaptığı anlaşılmaktadır. Kökten Mağaracık Deresi olarak bir dereden bahsetmektedir. Bu dere Borluk Deresi'ne bağlanan küçük Koyunbasan Deresi olabilir. Her üç köy de birbirinden 4 ile 7 km uzaklıktadır. Kökten bu üç ayrı yeri ayrı buluntu yeri olarak tanımlamaktadır.
Kılıç Kökten'in araştırmasında; Borluk Deresi vadisinin üst kısmında; Borluk Köyü yakınında; ikisi bazalttan; bir tanesi andezitten olduğunu söylediği tipik kazıyıcı uç ve yan kazıyıcılar bulunmuştur. Araştırmacı bunların Moustérien tipinde olduklarını anlatmaktadır. Bu yonga aletlerde oluklu kopma yüzeyi taşırlar. İkinci yer yaklaşık olarak birincisinden 7 km uzakta olan Mağaracık Köyü'dür. Bu köyün yakınında da gene Moustérien tipinde obsidien aletler bulunmuştur. Sonuncusu ise Azatköy ya da Dündartepe adlı köyün yakınında; Borluk Vadisi'nin Azat Köyü'ne doğru olan uzantısında ele geçirilen obsidienden yapılma alettir. Bu alet Kökten'in vadinin yukarısında bulduğu diğer aletlere çok benzemektedir. Tümü Orta Paleolitik Çağ'a tarihlenmektedir.
Bu bilgilerden de anlaşılacağı gibi bizim köyümüz herhangi bir köy değildir. Biraz ilgilenebilirsek turizm alanında potansiyeli harekete geçirebilirsek büyük şehirlerden geri dönüşü de sağlayabiliriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder